Orijinal adı Cloud Computing olan ve Türkçemize “Bulut Bilişim” olarak geçen yaklaşım, işletmeler için tasarımdan uygulamaya ve kullanım aşamasına kadar her alanda hizmet, yazılım ve donanım bazında çözümler sunuyor. Bu alanda çözüm sunan birçok firma müşterilerine katma değer sağlayan güvenilir sistemlerle hizmet veriyorlar. IT Network derginiz olarak bulut bilişimin bugünü, gelinen son nokta ve gelecekte şekillenebilecek yönlerini bu alanda çözüm sunan sektörün önde gelen firmalarıyla görüştük…
Bulut bilişim ayrıca “Bilişim Teknolojileri” altyapısı tarafında gerçekleşecek stratejik verimlilik ve düşük maliyet konularını da kapsıyor. Bulut bilişimin gerçek boyutta faydalarının anlaşılması ancak bilişim teknolojilerinin geleceğini şekillendirilmesi ile ortaya çıkacaktır. Günümüzde işletmelerin iş yapış şekillerine etkisinin dışında Bulut Bilişim teknolojisinin günlük hayatımıza da yön verdiğini ve inovasyonun bir parçası olduğunu görüyoruz.
Bulut bilişim tüm dünyada internet bant genişliklerinin artması ile birlikte yeni bir fırsat olarak karşımıza çıktı. Bu fırsat bölgesel olarak faklı kullanım alanları buldu. Bazı bölgeler ve sektörlerde verilerin lokal veri tabanları yerine bulut sunuculara saklanması ve böylece veriye her yerden erişim kolaylığı hizmeti kullanılırken bazı bölgeler ve sektörlerde ise sadece uygulamaların SAAS olarak tasarlanması ve yazılım yatırımlarının minimize edilmesi ve kullandığın kadar öde iş modellerinin doğmasına neden oldu.
Temel olarak baktığımızda bulut uygulamalar ve depolama yöntemlerini çok uzun zamandır kullandığımız web mail hizmetleri ve Google, dropbox vb. şirketlerin verilerimizi yedeklememiz ve her yerden ulaşabilmemiz için yeni erişim yöntemleri sunması ile hayatımıza çoktan girmişti. Bu gelişmeleri profesyonel şirketlerin datalarını buluta taşıması ve KOBİ niteliğindeki şirketlerin yatırım maliyetlerini düşürmek adına SAAS hizmetler kullanmaya başlaması ile bulut servisler daha fazla kullanılmaya başlandı.
***
Günümüze baktığımızda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de işletmelerin bulut bilişimin önemini kavramaya başladığını yapılan araştırmalar ortaya koyuyor. Halihazırda bilişim hizmetleri pazarına damgasını vuran konuların başında “Bulut Bilişim Hizmetleri” yer alıyor. Şirketlerin de artık, IT ilk yatırım ve maliyetlerini düşürmek adına daha sık dış kaynaklı bulut bilişim çözümlerinden faydalandığı görebiliyoruz. Yetkililer bulut sisteminin ayrıca firmaların hız, esneklik ve yenilikçilik beklentilerini de karşılayabildiğini ve bu nedenle ülkemizde bulut bilişim pazarının önümüzdeki 5 yıl içinde aynı hızda büyümesini sürdüreceğini öngörüyor. Özellikle ilk yatırım maliyetlerini azaltmak isteyen farklı ölçekteki şirketlerin önümüzdeki dönemde bulut bilişim hizmetlerinden daha fazla faydalanmaya başlayacaklarına dikkat çeken sektör yetkilileri, sosyal medyada paylaşılan verilerden elektronik postalara, fotoğraflar ve videolara kadar farklı kategorilerde pek çok verinin insanlık tarihinde eşi görülmemiş büyüklüğe ulaştığına ve yapılan araştırmaların 2020’ye kadar “Bulut Bilişim” pazarının 250 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağına işaret ediyorlar. Bu öngörüler ışığında da “Bulut Bilişim” kavramının ve hizmetlerinin gündemdeki sıcaklığını koruyacağını söylemek yanlış olmaz sanırım.
Gartner, yıllardır gündemde olan bulut bilişim çözümleri ve kurumların giderek daha fazla bulut hizmetlerini kullanma eğilimi önümüzdeki senelerde de devam edeceğini belirtiyor. Bunun en temel sebebinin de bulut çözümlerinin işletmelere sağladıkları faydalar olmasına dikkat çekiliyor. Şirketler tarafından gelen talep artışı da üreticileri bulut üzerinden verdikleri hizmet ve çözümler konusunda her geçen gün bir yenisi daha eklemek için zorluyor. Düşük maliyetler, artan ölçek, talebe göre büyüyebilen yapı gibi avantajlar, birçok şirket için reddedilmesi çok zor olan çekici unsurlar… Yetkililer konunun güvenlik kısmını düşündüklerinde doğru üretici ve doğru çözümü seçmenin şirketler açısından çok büyük önem taşıdığına ve alışılan güvenlik yaklaşımlarından farklı bir bakış açısı gerektirdiğine dikkat çekiyor. Doğru çözüm sağlayıcılarla çalışmanın güvenlik alanında ilk adımın olduğunu belirtiyorlar.
Dışkaynak kullanımı arttı…
Tüm dünyada 2012’de kurumların yüzde 10’u veri merkezi hizmetini dış kaynak olarak alıyordu. 2013’te bu oran yüzde 17’ye yükseldi. Dış kaynağa yönelimin artık bir lüks değil bir rekabetçi piyasa koşulu olduğunun altını çizen sektör yetkilileri, dünyanın önde gelen şirketlerinin veri merkezlerinin yeniliklerinden faydalandıklarını örnek göstererek, Türkiye’nin bu gelişmelerden bağımsız kalmasının düşünülemeyeceğini belirtiyorlar. Yetkililer ayrıca Türkiye’de son yıllarda veri merkezlerinin sayısındaki artışın, dış kaynak kullanımındaki yükselişin bilişim sektöründe özellikle sanallaştırma ve bulut bilişim anlamında önemli bir gelişme olduğuna dikkat çekiyor.
Güvenlik en önemli unsur…
Teknoloji dünyası, bulut bilişim projelerinin sağlıklı bir şekilde sonuçlandırılabilmesi için sanallaştırılan içeriğin güvenli ve sürekliliği yüksek bir ortamda barındırılmasının çok önemli olduğunun altını çiziyor. Yetkililer bu konuda önceliğin kurumlar adına veri merkezlerinde neyi buluta taşıyacakları ve neyi taşımalarına gerek olmadığını tespit etmek, kurumsal ihtiyaçlara göre bilinçli kararlar almanın çok önemli olduğunu belirtirken, buluta taşınan iş yüklerinin, bu iş yükünün gerektirdiği hizmet seviyesi anlaşması ile uyumlu olup olmadığına dikkat edilmesi gerekiyor söylüyorlar.
Ülkemizde bulut sistemlerin kullanım oranları ve sektöre sunulan bulut sistem çözümleri diğer ülkeler ile kıyaslandığında oldukça düşük olduğuna dikkat çeken ve bunun başlıca sebeplerinden birisinin bulut depolama çözümlerine yeteri kadar güven sağlanmaması ve dataların şirket kaynakları dışına çıkmasının riskli bulunmasından kaynaklandığını belirten yetkililer, burada bulut hizmeti sağlayıcılara sistemlerinin güvenilirliğini anlatabilmek adına büyük görevler düştüğünü belirtiyorlar. Yetkililer ayrıca yazılım hizmeti sağlayan tedarikçilerin çözümlerinin bir kısmını bulut sistemler üzerinde çalıştıracak yeni projeler geliştirmeleri gerekli. Geliştirilecek bu projelerin tüm platformlardan ulaşılabilecek arayüzlere sahip olması ve kolay erişilebiliyor olması ise çok önemli. Yazılım hizmeti veren şirketler arasında SAAS modeli ile çalışan hizmetler arttıkça her sektörden profesyonellerin bu sistemlere daha çok ilgi gösterebileceği kanısında olduklarına dikkat çekiyorlar.
Veri en büyük kaynağınız…
Veri günümüzde şirketlerin en önemli değerlerinden biri konumuna gelmiş durumda. Verinin artan önemi ve regülasyonlar, veri güvenliğini de firmaların en hassas olduğu konuların başını çekmiş durumda. Bulut söz konusu olduğunda, şirketleri bekleyen genel güvenlik tehditleri; bilgisayar korsanlığı (Hacking), siber saldırılar, online ödemelerde dolandırıcılık, bağlantılarla ilgili güvenlik sorunları ve potansiyel karmaşık düzenlemelere uymama olarak sıralanıyor diye belirten sektör oyuncuları, listenin bununla sınırlı olmadığını, iş yapış şekillerinin değişmesi ve mobil teknolojinin yaygınlaşmasının da yeni güvenlik sorunlarını beraberinde getirdiğine dikkat çekiyorlar.
Şirketlerin karşılaştığı en yeni güvenlik tehditlerinin başına bu nedenle, online ve mobil tehditler yerleştiğini belirten sektör oyuncuları, yeni cihazlar, akıllı telefonlar ve tabletlerin iş ortamına eklenmiş olması, yeni güvenlik sorunlarıyla birlikte yeni güvenlik stratejisinin gerekliliğini de beraberinde getiriyor. Bu şık aynı zamanda, müşteriler ve çalışanlar için uzaktan ve esnek erişimi de sağlayarak, klasik yoldan güvenlik sağlamanın artık mümkün olmayacağını gösteriyor. Depolama ve platformların değişmesi, bulut bazlı servislerdeki artış da (cloud is compelling), veri güvenliğini en kritik konuların başına getirdiğinin altını çiziyorlar.
Pazarın büyümesiyle aynı zamanda, sektörel standartların gelişmesi ve uygulanır hale gelmesi, IT sistemlerinin ve veri merkezlerinin daha profesyonel ve standartlara uygun olarak kurulması ve işletilmesi ihtiyacını da doğurduğunun altını çiziyor. Ancak halen standartlara uyum konusunda almamız gereken yol olduğunu da unutmamak gerekiyor.
Öte yandan küresel iş analizleme şirketi Frost&Sullivan’ın sunmuş olduğu verilere göre, işletmeleri halen geri çeken tek büyük etken, hosting ve bulut hizmet sağlayıcılarına ilişkin güvenlik endişeleri. Kurumsal veri ve uygulamaları bulut altyapısına taşıdıklarında, güvenlik anlamında kontrolü kaybettikleri düşüncesi hâkim. Birçok şirket için bu henüz hazır olmadıkları bir durum olarak değerlendiriliyor. Müşteri tarafındaki bu endişeler nedeniyle bulut ve barındırma hizmet sağlayıcıları (yani hosting şirketleri) güvenlik üzerine daha fazla yatırım yapmak zorunda. Bu ciddi bir ihtiyaç haline geldi.
Bulut teknolojisinin üç yapıtaşı
Bulut teknolojisinin üç yapıtaşı SaaS (Software as a Service), PaaS (Platform as a Service) ve IaaS’tır (Infrastructure as a Service). Bunların hepsi de şirketlerin ya da kullanıcıların, bulut sağlayıcısındaki tüm uygulamaları çalıştırabilmelerini ve o sunucular üzerinde veri depolayabilmelerini sağlıyor. Her biri farklı düzeylerde esneklik ve kontrol imkânı veriyor. SaaS, kullanıcıların mevcut online uygulamaları çalıştırmalarını, PaaS da sağlayıcıdan alınan belli araç ve dillerle kullanıcıların kendi bulut uygulamalarını oluşturmaları anlamına geliyor.
Tasarruf sağlayın
BT operasyonlarında tasarruf etmek, esnekliği ve öngörülebilirliği sağlamak isteyen firmalar için ise karma bulut stratejisini hedeflemek daha uygun olacak. Özellikle ortaklaştırılmış ve kolayca tekrarlanabilir işleri (örneğin e-ileti altyapısı, kolaborasyon, sesli ve görüntülü konuşma hizmetleri) açık buluttan almak kısa orta vadede firmaların gündeminde olmalı. Firmaların bünyesindeki iş yüklerinin tiplerine göre uygun olan ve tüm iş yüklerinin bulunduğu sunucuları açık buluta taşımak bu yaklaşımı tamamlayıcı olmalı.
Hızlı iş akışı sağlıyor…
Bulut kavramının kendisi, bilgisayarların kümeler halinde örgütlenmesi ve bunun da öncelikle özel yazılımlarla yapılması, yazılım uygulamalarıyla yeni BT hizmetlerinin verilmesi, sonuç olarak da yazılım uygulamaları otomasyonu bulutun en büyük farkı olarak ortaya çıkıyor. Sağladığı esneklik, modülerlik ve ölçeklenebilir yapısıyla maliyet avantajı da sağlayan bulut bilişim, bugün hem bireysel olarak hem de birçok kurum tarafından tercih ediliyor.
Bulut bilişim neden gereklidir?
Teknolojik gelişmeler her sektörde kurumların varlıklarını sürdürebilmeleri için göz ardı edilemeyecek bir faktör haline geldi. Daha önce de belirttiğim gibi, bulut bilişim zaman ve maliyet açısından önemli oranda tasarruf sağlamaktadır. Böylece şirketler içinde bulundukları sektör içinde ön sıralara yerleşme şansını yakalamaktadırlar.
Dünyada birçok şirket bu avantajların farkına vararak işleyişlerini yeniden yapılandırıyorlar. Şirketlerin bilişim altyapıları için yüksek tutarlarda yatırım yapmaları yerine birden fazla şirketin iş uygulamalarını, sanal altyapılar üzerinde güvenli web servisleri şeklinde çalıştırabilen servis sağlayıcılardan ve uygun fiyatlara hizmet olarak satın alabilmeleri, bulut bilişimin yaygınlaşmasını sağlıyor.
Erişim kolaylığı sağlıyor
İşletmelerde iş sürekliliği başarıyı oldukça etkiliyor. Herhangi bir yazılım gereksinimi yoksa kullanıcı, farklı türde cihazları kullanarak internet yoluyla uygulamaya erişebiliyor. Günümüzde popüler olan PDA, SmartPhone, Cep Telefonu, Tablet PC, Handheld vb. cihazların aktif olarak kullanılabiliyor. Dolayısıyla kullanıcılar klasik uygulamalara erişmek için bir çalışma ortamına ihtiyaç duyarken, bu yöntem sayesinde uygulamalara her yerden erişebilmeleri mümkün kılınmış oluyor.
http://www.itnetwork.com.tr/software-agnin-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
http://www.itnetwork.com.tr/poldynin-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
http://www.itnetwork.com.tr/netappin-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
http://www.itnetwork.com.tr/arborun-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
http://www.itnetwork.com.tr/acronisin-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
http://www.itnetwork.com.tr/compronun-bulut-bilisim-hakkinda-ki-dusunceleri/
Son Yorumlar