Beyaz Eşya satışları 2021 yılının ilk 3 ayında artmaya devam etti. Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’ne (TÜRKBESD) üye firmaların 6 ana üründe toplam beyaz eşya satışları Ocak-Mart ayları arasında 2020 yılının aynı dönemine oranla yüzde 29 oranında arttı…
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD), 2021 yılının ilk çeyreğinde sektörde yaşanan gelişmeleri düzenlediği basın toplantısıyla değerlendirdi. Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Başkanı Can Dinçer, küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisine ilişkin genel durum ve sektöre etkilerini aktardı. Türkiye beyaz eşya sektörünün yılda 4,5 milyar $ civarında ihracat yapan ve yaklaşık 4 milyar $ dış ticaret fazlası veren lokomotif bir sektör olduğunu, TÜRKBESD’e üye firmaların 2020 yılında 22 milyon adet beyaz eşya ihracatı gerçekleştirmeyi başardığını belirten Dinçer, şunları söyledi: “Türkiye beyaz eşya sektörünün küresel rekabet gücünü koruyabilmek ve ihracat seviyesini daha da yukarılara taşıyabilmek adına atılması gereken adımlar var. Paris Anlaşması’nın stratejik öncelik olarak belirlenmesi önem taşıyor. Çin başta olmak üzere ülkeler karbon nötr olma hedeflerini açıklıyor. ABD’nin Paris Anlaşması’nı tekrar gündemine aldığını, AB’nin ticaret politikalarında Paris Anlaşması’na uyumu bir ön şart olarak konumlandırdığını biliyoruz. Paris Anlaşması’nın onaylanması ülkemizin ihracat rekabetçiliğinin devamı açısından önemli olacaktır.”
Türkiye’nin Avrupa’nın bir numaralı beyaz eşya üreticisi olduğunu vurgulayan Dinçer, “Pandemi sonrası ülkemiz açısından yeni fırsatlar doğabilir. Güçlü Ar-Ge’si ve yan sanayi, nitelikli iş gücü ile ülkemizi dünya beyaz eşya üretiminin teknoloji üssü haline getirebiliriz. Derneğimiz, ülkemizde üretim yapan Arçelik, Vestel, BSH, Haier Europe, Silverline gibi küresel firmaların yanı sıra yine küresel ölçekte faaliyet gösteren Electrolux, Dyson, Miele ve Groupe SEB’in üyelikleri ile daha fazla güç kazanmıştır. En son Miele ve Groupe SEB’in katılımı ile üye sayımız 9’a çıkmıştır” dedi.
2021 yılının TÜRKBESD’e üye firmalar için çok olumlu başladığını ifade eden Dinçer, “Yılın ilk çeyreğinde memnuniyet verici sonuçlar elde ettik. Özellikle Türkiye’deki satışlarımızda çok başarılı bir ivme söz konusu. Ocak-Mart arasında geçen yıl aynı döneme göre iç satışlarımız yüzde 40 oranında arttı. İhracatımız da aynı dönemde yüzde 26 oranında arttı. İç satış ve ihracat olmak üzere 6 ana ürün grubundaki toplam satışlarımız bir önceki yıla göre yüzde 29 artışla 8.521.513 adet olarak gerçekleşti” dedi.
TÜRKBESD üyesi firmaların Mart ayındaki iç satışları geçen yıl aynı döneme kıyasla yüzde 26, ihracatı yüzde 42, üretimi yüzde 43 oranında arttı…
Basın toplantısında Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Semir Kuseyri de sektörün dijitalleşme, Ar-Ge ve inovasyon alt yapısına dikkat çekti. COVID-19 ile dijitalleşmenin olağanüstü şekilde hızlandığını belirten Kuseyri, “Uluslararası rekabet gücümüzü korumak adına sektörümüzün de hızlı bir şekilde dijitalleşmesi gerekiyor. Üretim süreçlerinin dijitalleştiği, robotik teknolojiler, Nesnelerin İnterneti, veri analitiği, yapay zekâ, bulut teknolojiler ve siber güvenlik konularının kritik hale geldiği bir dönüşüm süreci içerisindeyiz. Sektör olarak Avrupa’nın otomasyon seviyesi en yüksek üretim tesislerine sahibiz. Dijitalleşmeyi tüm ekosistemimize yaymak ve dijital dönüşümün gerektirdiği iş gücü dönüşümünü gerçekleştirmek en önemli önceliklerimiz arasında yer alıyor. Devletimizin dijitalleşme ve Ar-Ge alanında sağlayacağı teşvikler sektörümüzü küresel ölçekte daha da ileriye taşımak adına çok kıymetli olacaktır” dedi.
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı ise, sektörün yassı çeliğe uygulanan gümrük vergilerinin kaldırılması talebini dile getirdi. Özkadı şöyle konuştu: “Beyaz eşyanın ana girdisi olan yassı çelik konusunda rekabet avantajımızı artıracak düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Avrupa Birliği ülkelerindeki üreticiler yassı çelik ürünlerini üçüncü ülkelerden gümrük vergisi ödemeden ithal etme olanağına sahiptir. Türkiye’de yassı çelik ithalatında uygulanan gümrük vergisi maliyetlerimizi artırmaktadır. Korumacı önlemler yerine yerli yassı çelik üreticilerinin daha çeşitli ve kaliteli üretim yapması için gerekli yatırım desteği sağlanması yoluna gidilmelidir. Böylece dışa bağımlılık da azalacaktır. Bu konuda serbestleşme yolunda Ticaret Bakanlığı tarafından bazı adımlar atıldı. Biz de gelişmeleri takip ediyoruz”
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’ne üye firmaların düzenlediği basın toplantısında Avrupa Birliği ülkeleri ile eş zamanlı olarak 2 Mart 2021 tarihinde yürürlüğe giren yeni enerji etiketi uygulaması ile ilgili bilgiler de paylaşıldı. Daha önce uygulanan enerji etiketi uygulaması ile ürünlerin enerji verimlilik seviyesinin tüketici nezdinde çok net anlaşılamadığını ifade eden Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Özkadı, “Yeni enerji etiketinde, enerji kategorileri A’dan G’ye doğru derecelendiriliyor. Gürültü seviyesi de A’dan D’ye kadar derecelendirilerek ürünlerin üzerinde yer alıyor. Çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, buzdolabı ve dondurucularla başladı. Önümüzdeki yıllarda diğer kategorilerde devam edecek. Yeni Enerji Etiketi uygulamasının daha sürdürülebilir bir iş modeline giden yolda önemli bir adım olduğuna inanıyoruz. Beyaz Eşya sektörü enerji verimli ürünleri ile enerji tasarrufuna ve ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunmaktadır. TEDAŞ verilerine göre konutlardaki elektrik tüketimi Türkiye’deki toplam elektrik tüketiminin yüzde 21’ini oluşturuyor. Yeni ekotasarım ve enerji etiketi uygulamaları ile ülkemizin ekonomisine 2030 yılına kadar 20 Terawattsaat elektrik tasarrufu sağlanacaktır. Bu değer Ankara’nın 1 yıllık elektrik tüketiminin üzerindedir. Ayrıca AB ile eş zamanlı olarak yeni enerji etiketi uygulamasına geçerek ülkemize enerji tüketimi yüksek ürünlerin girmesinin de önüne geçmiş olduk” dedi.
2050 yılına kadar Avrupa kıtasını karbon nötr yapmayı hedefleyen Avrupa Birliği Yeşil mutabakatıyla ilgili gelişmeleri de değerlendiren Özkadı şunları söyledi: “Mutabakatın en fazla öne çıkan başlığı olan Sınırda Karbon Düzenlemesi AB sınırından giren ithal ürünlere karbon yoğunluğuna göre vergi uygulanmasını öngörüyor. Türkiye Beyaz Eşya üreticilerinin Avrupa’daki rakipleri ile eşit muamele görmesi gerektiğine inanıyoruz. Sektörümüz AB çevre regülasyonlarına uygun olarak faaliyet gösteriyor. Konunun Gümrük Birliği modernizasyonu çerçevesinde, ülkemiz ve AB arasında istişare edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. TÜRKBESD görüşlerini, Avrupa Komisyonu’na aktardık. Ülkemizde küresel seviyede yeşil dönüşümü iş modeli olarak benimseyen şirketler bulunuyor. Yeşil dönüşüm ile hem yeni istihdam ve iş olanakları yaratacağımıza, hem de ülkemizde karbonsuzlaşma yolunda önemli bir başarı hikayesine imza atacağımıza inanıyoruz.”
Son Yorumlar