Arena olarak sunmus oldugunuz çözüm ve hizmetlerden bahseder misiniz?
1991 yılında kurulmus olan Arena, kurulusundan bu yana pek çok firmanın distribütörlügünü yürütmektedir. Bunun yanında Arena sektörün ilk firmalarından olması unvanını devam ettirerek 2000 yılında halka açılmıs ve yine 2000 yılında da altyapısında Türkiye’de ilk defa SAP kullanan bilisim sirketlerinden birisi olmustur. Son dönemlerde bizim tarafta önemli olan bir degisiklik de yüzde 49,4’ünün Hindistan kökenli bir sirket olan Redington tarafından satın alınmasıdır. Arena temele baktıgınızda broadliner bir firmadır. Yaptıgımız isin büyük bir kısmı kutu satısından elde edilmektedir. Aldıgımız ürünün üzerine lojistik ve finansal katma degerimizi koyup is ortaklarımız üzerinden son kullanıcıya ulasıyoruz. Bu konuda ulastıgımız is ortagı açısından baktıgınızda Türkiye’de en yaygın en büyük firma oldugumuzu söyleyebiliriz. Kurumsal tarafa baktıgınızda broadliner yapımızın biraz daha dısında hareket ediyoruz. Kurumsal alanda çözümler sunmak gerektiginde is ortaklarımıza verdigimiz hizmetlerin finans ve lojistikten çok daha fazla olması gerekiyor. Çünkü çalıstıgımız her is ortagının her konuda uzmanlıga sahip olması mümkün degil. Arena olarak bu noktada is ortaklarımıza hem satıs öncesinde hem de gerektigi zaman satıs sonrasında kurumsal çözümlerle alakalı ürün ve yazılım alanında hizmet ve destek saglıyoruz. Biz is ortaklarımıza bir katma degerli distribütörün yapması gereken pek çok seyi, hatta daha fazlasını sunuyoruz. Bunu da yapmak zorundayız aksi takdirde bu çözümlerimizi is ortaklarımız üzerinden kurumlara basarılı bir sekilde ulastıramayız.
Bulut Bilişim ve Büyük Veri Alanıda sunduğunuz hizmetler kapsamında calısmalar nelerdir?
Bence “Bulut Bilisim” bilisim teknolojilerinin geçirdigi en önemli degisimlerden bir tanesidir. Yaklasık olarak son 3 senedir bunun herkes farkında. Son iki senedir insanlar nasıl bulut bilisimin içerisinde oluruz tartısmalarını yasarken, son bir yıldır da bazı seyler artık yapılmaya baslandı. Insanların hayatında bulut bilisim artık yer alıyor. Ilk olarak bu alanda herkesin çekincesi çok uzun zamandır yapılagelen yönetilebilir servislerden bulut bilisimin farkı nedir seklinde oldu. Bunun geçici bir trend oldugunu düsünenler oldu.Bugün gelinen noktada görüyoruz ki; bunun gerçekten kurumların ihtiyaçlarından kaynaklanan, günlük hayatlarında belli bazı konuların belli bazı problemleri adresleyerek onların orta ve uzun vadede çözmelerini saglayacak bir platform oldugunu herkes kabullenmis durumda. Artık is ortaklarının mutlaka yeni ve farklı bilisim hizmetlerinin kurumlara götürülmesi ve kurumların bunları anlayabilmesi noktasında, geçmise göre
daha donanımlı çözüm ortaklarına ihtiyaçları olacak. Bu çözüm ortaklarının üreticiler ve bulut bilisim saglayıcıları ile aralarında da katmanların olusması gerekiyor ki, bu katmanlar da dagıtıcılar olacak. Önümüzdeki dönemde mutlaka bulut bilisim çözümlerini üreticiler son kullanıcılara direk olarak verebilecek. Kurumlar da kisiler de çözüm sunan üreticilerden bu çözümleri alıyor olacak. Bizce bunun yanında, daha profesyonel hizmet vermek adına iyi tanıdıkları müsterilerine kurumların ihtiyaçlarına yönelik çözümleri sunan, bulut bilisim danısmanlık sirketleri de ortaya çıkacak. Daha çok Lego Mühendisligi tarzında hizmet sunacak olan ve ihtiyaçtan kaynaklanacak bu kurumlar bugün çok az sayıda olmasına ragmen önümüzdeki dönemde daha da artacaktır.
Internete kolay ulasım büyük veriyi artırıyor…
Günümüzde internete ulasımın kolaylasması bu noktada en büyük kaynak sanırım. Akıllı telefonlar, PDA’ler ve birçok akıllı cihazın daha fazla internete giris imkânını kolaylastırdıgını düsünürsek internet kullanımı daha kolay hale geldi. Bu da insanların internet üzerinde bırakmıs oldukları izlerin inanılmaz derecede artısını saglıyor. Bu kadar büyük veri ile basa çıkabilecek özel veri depolama sistemleri gelistiriliyor. Bu verilerin bir de analiz edilmesi konusu bulunuyor. Bu analizlerin yapılmasından sonra büyük veriler kurumlar için anlamlı bir hale geliyor. Günün sonunda tüketici tarafından elde edilen bu veriler, yine tüketicilerin hayatlarını kolaylastırmak adına kurumlar tarafından kullanılacaktır.
Arena olarak bulut bilisim ve büyük veri konusunda biz neler yapıyoruz noktasına baktıgımızda birkaç tane anahtar konumuz bulunuyor. Bir tanesi fiziksel olarak depolama alanı. Bir digeri, uygun network altyapısının saglanması ve güvenliginin test edilmesi. Son olarak da bunun analiz edilmesi. Verinin analiz edilmesi ile alakalı elimizde pek çok farklı yöntem bulunuyor. Öncelikle yapılması gereken büyük verinin iyi saklanabilmesi ve gerektigi zaman bulundugu yerden geri çagrılabiliyor olmasına önem verilmesi gerekiyor. Bu, Arena olarak bizim son 1,5 senedir üzerinde durdugumuz ve iyi çözümler sundugumuz bir konu. Bunun yanında Network alanında da yine çözüm üretme konusunda iyi bir noktadayız. Güvenlik tarafına baktıgımızda da 2013 senesinde birkaç farklı markanın yeni entegrasyon çözümünü kendi bünyemize katarak is ortaklarımıza sunuyor olacagız. Konunun hukuki tarafı da mutlaka kurumlar tarafından takip edilmesi gereken bir süreç. Çünkü bulut bilisim halen daha her seyiyle netlesmis bir olusum degil. Bulut bilisim içerisinde üç tip dagıtım seklinin oldugunu söyleyebilirim. Bunun bir tanesi kendi datacenter’inizi kurarak kendi ürününüz noktasında is ortaklarınıza ya da son kullanıcıya dagıtımını gerçeklestirmektir. Ölçek ekonomisi kuralları geregi Arena olarak bizim bu alanda bulunma gibi bir durumumuz söz konusu degil. Bir diger dagıtıcı tipi ise bulut bilisim çözümleri olan üreticilerin (Amazon, HP, IBM vb.) çözümlerinden son kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik adreslemelerle çözüm sepeti olarak is ortakları üzerinden ulastırılabilir. Bir digeri de, az önce bahsettigim gibi bulut bilisim hizmetini son kullanıcılara götürebilecek bulut bilisim danısmanlık firmalarından mütesekkil bir kanal olusturup, bu kanalın dinamik bir sekilde sunacagı geri bildirimler ve ihtiyaçlar noktasında bizim de farklı farklı üreticilerden farklı çözümleri alıp onlara bu çözümleri saglıyor olmamız. Arena olarak bu üç yöntemden ikinci ve üçüncü yöntem dahilinde ilerlemeyi hede’iyoruz.
2013 Yılında Arena olarak bu alanda yeni planlarınız ve yatırımlarınız neler olacak?
2013 yılında Arena olarak en hızlı büyümeyi hede’edigimiz konulardan bir tanesi kurumsal çözümler konusu. Özellikle 2013 yılında bu alanda yeni anlasmalar yapmayı hede’iyoruz. Arena olarak önümüzdeki dönemde yaklasık olarak yüzde 10 gibi bir büyüme gerçeklestirmeyi planlıyoruz. Bu büyümenin de büyük bir kısmını kurumsal çözümler alanında gerçeklestirmek istiyoruz.
Son Yorumlar