Hem kişisel hem de şirket veri kayıplarında ciddi bir artış yaşanılıyor. Bu süreçte fevri davranışlarda bulunmak, veri kaybının ivmesini de giderek artırıyor. Türkiye’nin, Avrupa’nın en sinirli ülkesi olduğuna dikkat çeken Veri Kurtarma Hizmetleri Genel Müdürü Serap Günal, sinirlilik hali nedeniyle veri kaybı yaşamak istemeyenler için 5 öneride bulunuyor…
Bir süredir içinde bulunduğumuz pandemi süreci, uzaktan ve hibrit çalışma ortamları ile kurumsal alt yapıları değiştirirken birçok kullanıcı ve şirket, veri kaybıyla yüzleşmeye devam ediyor. Uzaktan çalışmaya ek olarak, teknolojik gelişmelere adapte olma ve veri koruma süreçlerinde sergilenen fevri davranışların da veri kaybının yaşanmasını giderek artırdığını belirten Veri Kurtarma Hizmetleri Genel Müdürü Serap Günal, Türkiye’nin Avrupa’nın en sinirli ülkesi olduğuna dikkat çekerek sinirlilik halinin neden olabileceği veri kayıplarının önüne geçmenin 5 yolunu aktarıyor.
Avrupa’nın En Sinirli Ülkesi Türkiye!
Yapılan son araştırmalara göre, Türkiye’de insanların yüzde 40’ı gün içinde kendini sinirli hissediyor. Bu oran ekonomik sorunlar yaşayan İtalya ve İspanya’da yüzde 30, Yunanistan’da yüzde 16, KKTC’de yüzde 27, Bulgaristan’da ise yüzde 11 olarak görülüyor. Birçok kullanıcının cihazlarla ilgili sorunlar yaşadığında fevri davranarak yanlış müdahalelerde bulunduğunu ve bu durumda verilerin kalıcı olarak kaybedilebileceğini belirten Serap Günal, verilerin kurtarılma aşamasında profesyonel olmayan müdahalelerden kaçınılması gerektiğinin altını çiziyor.
Veri Kaybından Kaçınmak için 5 Etkili Adım
Veri Kurtarma Hizmetleri Genel Müdürü Serap Günal, cihazlarında veri kaybı yaşayan kullanıcıların yapması ve yapmaması gereken adımları sıralıyor.
Hesaplar için iki faktörlü kimlik doğrulama kullanmak önem arz ediyor. İki faktörlü kimlik doğrulama (2FA), verilere erişimde kullanıcıları doğrulamak için ikinci bir adım ekleyerek siber saldırıya karşı ekstra bir koruma katmanı sağlıyor. 2FA, hackerler hesaplara giriş yapmaya çalıştığında kullanıcıları bilgilendirirken, ikinci kimlik kodunu girene kadar da hackerlere erişim izni vermiyor. Kullanıcılar kodu almak için SMS metni, sesli posta veya 2FA / MFA uygulamaları gibi birçok farklı seçeneği kullanabilirler.
Parolaları korumak en etkili adımlardan biri! Her hesap için aynı parolanın yeniden kullanılması, hepsinin savunmasız kalmasına neden olabiliyor. Kötü niyetli kişiler, önceden sızdırılmış hesap kimlik bilgilerini alarak ve yeniden kullanıldıklarını umarak, bunları farklı sitelerde deniyor. Sonuçta ise genellikle başarılı oluyorlar. Kullanıcılar Have I Been Pwned gibi web sitelerini kullanarak e-posta adreslerini ve onlarla ilişkili şifrelerin geçmişte tehlikeye girip girmediğini kontrol edebilirler.
Oltaya gelmemek için kimlik avı saldırılarına karşı tetikte olun. Sosyal medyada ya da e-posta kutularında fark etmeksizin her an her yerde bir kimlik avı saldırısına maruz kalınabiliyor. Gerçekçi olmayan e-postalarla sahte sitelere yönlendiren ya da kötü amaçlı yazılımları bağlantılara tıklanılan anda cihazlara yerleştiren hackerler, verileri ele geçirebiliyor. Verileri siber güvende tutmanın ilk yolu olarak bu tarz hileli oyunlara karşı dikkatli olmak gerekiyor.
Cihazlarınız bozulmaya başladığında gerekli adımları atın. Bir sabit sürücünün ömrü uzun olsa da sonsuza kadar değil. Elbet bir noktada aşınma ve yıpranma nedeniyle kullanılan sabit sürücü kullanılamaz hale geliyor. Bilgisayarların alışılmadık derecede sıcak olması, ekranda ani donmalar, şiddetli anlamsız seslerin duyulması sabit sürücü hakkında alarmlar veriyorken, bu alarmları ciddiye alıp profesyonel destek almak önem arz ediyor.
Hemen müdahale etmeyin ve bir bilene danışın. Verilerin çoğu cihazlara gerçekleştirilen yanlış müdahalelerden dolayı kurtarılamıyor. Bir eylemin sonucunda başarı elde edildiği düşünülen herhangi bir profesyonel olmayan tekniğin verileri yok edeceği göz ardı edilmemeli ve verilerin kurtarılması için uzmanlarından, standartları yüksek laboratuvarlara sahip veri kurtarma merkezlerinden destek alınmalı.
Son Yorumlar