Mehmet Doğanyiğit “Ar-Ge faaliyetlerini sürdürülebilir inovasyonun anahtarı olarak görüyoruz…”

Proline Bilişim’i Ar-Ge ve entegrasyon kabiliyetine sahip bir Türk Teknoloji şirketi olarak tanımladıklarını belirten Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit ile, Proline Bilişim’in sektöre sunduğu fırsatları, Ar-Ge çalışmalarını, çözüm ve hizmet ihracatlarını konuştuk…

Sistem entegratörü kimliğine sahip Proline Bilişim’in hem sunduğu fırsatlardan, hem de Ar-Ge altyapısıyla yeni Ar-Ge çalışmalarından bahseder misiniz?

Kendimizi Ar-Ge ve entegrasyon kabiliyetine sahip bir Türk teknoloji şirketi olarak tanımlıyoruz. Entegratör kimliğimizle zengin bir bilişim sistemini tüm yazılım ve donanım bileşenleriyle birlikte kurumlara sunabilmekteyiz. Entegre ağ ve güvenlik çözümlerinden veri yönetimi ve depolamaya; masaüstü sanallaştırma çözümlerinden yüksek başarımlı hesaplama çözümlerine kadar oldukça geniş bir çözüm ailesiyle entegrasyon hizmetlerimizi devam ettirmekteyiz. Bu hizmetler kapsamında tasarım, proje ve danışmanlık, kurulum hizmetleri ile bakım ve destek hizmetleri başta olmak üzere müşterilerimize uçtan uca çözümler sunmaktayız. 2014 yılı Ar-Ge faaliyetlerimizle birlikte sistem entegratörü kimliğimiz ile de önemli projelere imza attığımız bir yıl oldu. Bu projeler arasında bulut bilişime yönelik danışmanlık ve uygulamalar olduğu gibi, felaket kurtarma altyapılarının kurulmasından, masaüstü sanallaştırma projelerine kadar katma değeri yüksek, müşterilerimize yüksek fayda üretebilecek nitelikteki sistemlerin oluşturulması da yer almaktadır. Türkiye’nin ilk süper bilgisayar altyapısına imza atmış bir şirket olarak özellikle bu alanda da yatırımlarımıza ağırlık vermekteyiz. Proline olarak Ar-Ge faaliyetlerini sürdürülebilir inovasyonun anahtarı olarak görüyoruz. İstanbul Genel Merkezimiz, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge Merkezi olarak tescil edilmiştir. Ar-Ge yapılanmamızı “Akıllı Devlet”, “Akıllı Şehir” ve “Güvenli Şehir” konseptleri ile paralel olarak yürütmekteyiz. Biyometri alanında başta damar izi, parmak izi, avuç izi ve yüz tanıma olmak üzere farklı birçok biyometrik çözüm üzerinde çalışıyoruz. Bu bağlamda; biyometrik sistemler ile kimlik doğrulama, Single Sign-On ve yüksek güvenlik gerektiren geçiş kontrol çözümleri odaklandığımız alanlar arasında yer alıyor. Özellikle perakende ve hizmet sektörünün ilgi alanına gireceğini düşündüğümüz yüz tanıma üzerinden yaş ve cinsiyet analizi yapan ürünümüzle de müşterilerimize hizmet vermeye başlamış bulunmaktayız.

Eğitime destek veren bir frma olarak “Üniversite-Özel Sektör İşbirliği” ve bu kapsamda sunduğunuz yeni çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Küresel endekslerde ülkemiz maalesef sahip olduğu potansiyeli bugüne kadar sıralamalara yansıtamamıştır. Başta eğitim, sanayi ve teknoloji olmak üzere diğer sektörler için devlet destekli entegre stratejiler ve uygulamalar oluşturulması gerekmektedir. Bu noktada üniversite-sanayi işbirliğini benimsemek ve uygulayabilmek büyük önem taşımaktadır. 2014 yılında hayata geçirdiğimiz “Proline Bilişim Akademisi” projesi ile üniversitelerimizden yeni mezun olmuş 11 genci ekibimize dâhil ettik. Sadece bu projenin dahi insan kaynakları alanında yapmış olduğumuz yatırımın önemli bir göstergesi olduğu görüşündeyiz

Proline Bilişim’in çözüm ve hizmet ihracatı hakkında bilgi verir misiniz? Hangi ülkelere ve hangi boyutlarda ne tür hizmetler ve çözümler götürüyorsunuz?

İstanbul Genel Merkez ve Ankara Bölge Müdürlüğümüz ile Türkiye’de, Katar ofisimiz vasıtasıyla da Türkiye’nin yer aldığı bölgede faaliyet göstermekteyiz. Ayrıca yeni açılan Pakistan ofisimiz üzerinden çözümlerimizi Pakistan bölgesine taşıyabilmeyi amaçlamaktayız. Sistem entegrasyon ve Ar-Ge kabiliyetine sahip bir Türk teknoloji şirketi olarak özellikle içinde bulunduğumuz coğrafyada, Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerine yönelik yoğun bir iş geliştirme stratejisi izlemekteyiz. Bu noktada bir örnek paylaşacak olursak, Suudi Arabistan Kimlik Doğrulama Yönetim Sistemi Projesi kapsamında açılan ihalede yeterlilikleri sağlayıp son dört firma arasına kalan şirketimiz, ihaleyi kazanması halinde ülkenin kamu kurumlarında geçerli olacak kimlik doğrulama sistemlerinin tedarikini ve kurulumunu sağlayacaktır. Proline, sağladığı yeterlilikle finale kalan son dört firma arasındaki tek Türk firması konumunda bulunuyor. Bunun dışında Kuveyt ve Fas gibi ülkelerde de takip ettiğimiz projeler yer almakta olup, özellikle yeni açtığımız Pakistan ofisimiz üzerinden de Asya bölgesindeki potansiyel iş fırsatlarına odaklanmış durumdayız.

2014 yılında gerçekleştirdiğiniz önemli projelerinizden bahseder misiniz?

2014 yılında da “Güvenli Şehirler” konseptimiz doğrultusunda Türkiye’nin pek çok kent güvenlik yönetim sistemi projesini hayata geçirdik. Biyometri çözümleri, konumsal verilerin analiz edilmesi ve sunulması, veri üretimi ve yönetimi için bulut bilişim çözümleri ile geliştirilmiş açık kaynak kodlu coğrafi bilgi sistemleri ve mekânsal veri harita portali geliştirilmesi ile ilgili çalışmalarımızın yoğun yer tuttuğu 2014 yılında önemli projelere imza attık. Ar-Ge merkezimiz tarafından geliştirilen Online Müşteri İlişkileri Yönetim Platformu MeaMinds ürünümüz de 2014 yılında farklı sektör firmaları, kurumlar ve ajanslar tarafından tercih edildi. 2014 yılı Ar-Ge faaliyetlerimizle birlikte sistem entegratörü kimliğimiz ile de önemli projelere imza attığımız bir yıl oldu. Bu projeler arasında bulut bilişime yönelik danışmanlık ve uygulamalar olduğu gibi, felaket kurtarma altyapılarının kurulmasından, masaüstü sanallaştırma projelerine kadar katma değeri yüksek, müşterilerimize yüksek fayda üretebilecek nitelikteki sistemlerin oluşturulması da yer almaktadır. 2014 yılında güvenli şehirler konseptimiz çerçevesinde geliştirmiş olduğumuz “Intelligent Safe City Platform” (ISCP) çözümümüzün pazarda hizmet verebilmesi için çeşitli hedef sektörler belirledik ve yeni yatırım planları da oluşturduk.

Sektörün gelişimi için yapmış olduğunuz sosyal sorumluluk projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

Daha önce belirtmiş olduğum “Proline Bilişim Akademisi” projemizin sektörün gelişimi açısından önem arz eden bir proje olduğuna inanıyoruz. Sektörü bir adım ileriye götürebilecek nitelikteki yenilikçi fikirlere sahip gençleri teşvik etmek ve desteklemek anlamında bizim üzerinde özellikle durduğumuz bir projedir. Bunun yanı sıra sektördeki kalifiye eleman ihtiyacı sorununun giderilmesi, yetenekli ve yaratıcı gençlerin sektörde doğru konumlandırılması, üniversitelerin bilgi birikimlerinden gençler aracılığı ile yararlanılması bu proje kapsamında elde etmeyi hedefediğimiz başlıklar arasında yer almaktadır.