Pazarlama Teknolojilerinde 2015 Manzarası
Bir yıl daha gitti… Yıl sonları ve başları muhasebe ve mülâhaza dönemleridir. Yani, kendini hesaba çekme ve gelecek anları düşünme mevsimidir. Okuduklarımızda yazılan çizilenlerde bir süreliğine bol bol geleceğe dair tahminler ve yorumlarla karşılaşacağız.
Bir süredir görünmediğimiz bu sayfalarda, teknoloji ile pazarlama yakınlaşmasına odaklı bir “durum tahmin raporu” ile karşınızdayız. Başlıktan da anlaşılacağı gibi, önümüzdeki yıllarda pazarlama ve teknoloji ikilisi arasındaki ilişkinin seyrine dair öngörüleri konu edeceğiz
Derler ki, şayet piyasalar hakkında tahminlerde bulunacaksanız, ileride mahcup olmamak ve mahcubiyetinizi yarıya indirmek istiyorsanız, tahmininizde ya rakam söylemeyin ya da kendinizi bir zaman dilimine bağlamayın. Biri tutmaz ise, belki diğeri tutar, böylece elinizde arkasına sığınılacak hiç değilse bir bahaneniz kalır.
Haberciler haber kaynaklarını niye açıklamazlar bilmem. Ayrıca, haber kaynağını açıklamayanlara haberci mi denir, yoksa onlar başka işler peşinde midirler, onu da bilemem. Takdir sizin. Aşağıdaki değerlendirmeler için bizim kaynağımız, CMT, yani, Chief Marketing Technologist ve önceki okumalarımızdan oluşuyor. Görüp, duyduklarımızı da bir araya getirince, “2015 yılında Pazarlama Teknolojilerinin Manzarası” yazısıyla karşınızdayız.
Habercilerin verdiği haberlerde, yıl sonları-başları değerlendirmelerinde, geleceğe dair yazılıp çizilenlerin aslında ne olduğunu, neye yaradığını, kime hizmet ettiğini anlamak kolay olmuyor. Ama, geleceğe dair değerlendirmelerin hangi kategoriye ait olduğunu ayırt edebilirsek, manzara biraz daha netleşiyor:
i. Bunlar, yani geleceğe dair değerlendirmeler ya “trendler” üzerinedir, ki bir yoruma göre hiçbir trend yaşandığı sırada anlaşılmaz, kestirilmez, tanımlanamaz, iş işten geçtikten sonra adı konulabilirmiş. Çoğumuz için trendler gidişatın yönünü işaret ederler. O kadar.
ii. Ya geleceğe dair “ümid”ler ve öznel beklentilerdir, ki, her yiğidin gönlünde bir aslan yatar… Herkes, kendince hep iyi şeyler olsun ister, hoşuna gitmeyecek şeyleri görmezden gelir. Herkes içinde kendi aslanını besler, başkasının aslanından çekinir. Ümid ayrıca fakirin ekmeğidir, der geçeriz.
iii. Ya da bir takım “bulanık iddialar”dan ibarettir, ki, köksüz ve temelsizdirler; ortalığı karıştırmak, dikkat çekmek, gürültü çıkarmak, birilerini zor duruma sokmak için ortaya atılmış fitlerdir. Düşman başına…
Gelelim öngörülere… 2015’de ve sonrasında, pazarlama teknolojileri alanında ne gibi gelişmeler olabilecek. A, B, C deyip başlayalım,
A. “Pazarlama Teknolojileri” kendi başına, bir bütün olarak gündemdeki sıcaklığını hissettirecek. Konunun bazı alt alanları daha da yoğun ilgiye mazhar olurken, yeni bazı alanlarda kıpırdanmalar artacak. Örnek olarak, her ikisi de teknolojinin imkanları sayesinde neşv-ü nemâ bulan, İçerik Pazarlama, Real Time Marketing, Sıfır Anında Pazarlama ve Öngörücü Analitikler (predictive analytics) başta olmak üzere, pazarlama finansı, pazarlama yetenek yönetimi, satış-tüketim sonrası pazarlama gibi alanlarda da gelişmeler görülecek. Bu gelişme, firmalarda pazarlama ile satış, müşteri hizmetleri, finans ve insan kaynakları gibi departmanlar arasındaki ilişkilerin melezlenmesi sayesinde mümkün olacak. Teknolojinin gücüyle bunlar daha yoğun ilişkiler geliştirecekler. Hattâ, “nesnelerin interneti” yoluyla, değer üretimi ve operasyon kadrolarındaki ekipler de pazarlamayla tanışıp aralarında daha derin ilişkiler geliştirecekler.
B. Internet sayesinde palazlanan “içerik pazarlaması” pasif ve tek yönlü bilgi sunma konumdan çıkıp, zamanla daha aktif ve interaktif uygulamalara doğru evrilecek. Böylece, başlangıçta dijital-sosyal medyanın türleri itibariyle çeşitlendirilmiş içerikler, bu defa, hedef izleyicilerin özellikleriyle de doğrudan uyumlu olarak farklılaştırılabilecek. Herkes, facebook, twitter, blog, Youtube gezintileri sırasında tek tip içerikle değil, muhatabına göre özelleştirilmiş içeriklerle karşılaşacak.
C. Şimdiye kadar adı sanı bilinmeyen minik girişimlerle başlatılan teknoloji-pazarlama evliliklerinden doğan firmalar global çapta operasyonlar koyabilen çok büyük, dev firmalar ve organizasyonların radarlarına takılacak ve onların güdümüne girecekler. Teknoloji pazarlama alanında yeni dev isimlerle tanışacağız.
D. Pazarlama Teknolojilerinde, yazılım araç ve sistemleri satıcılarıyla yazılım hizmetleri sağlayanlar birbirine karışacak. Yazılım işindekiler için bu alan câzip ve kârlı bir konuma gelecek.
E. Pazarlama Teknolojileri alanında yeni yeni çözüm ortakları, aracılar, üstleniciler, projeciler ortaya çıkmaya başlayacak. Bu yoldan, daha ileri ve daha karmaşık teknoloji ve ilişkilerin doğuşuna da zemin hazırlanmış olacak.
F. Sadece teknoloji ve pazarlama alanlarıyla sınırlı kalmaksızın başka alanlardan gelenlerle birlikte “Teknolojik Pazarlama”, “Pazarlama Teknolojileri” ve “Pazarlama ve Teknoloji” piyasalarında oyuncular da, oyunlar da, konular da, stratejiler de, uygulamalar da çoğalacak, zenginleşecek. Pazarlama dışı alanlardan pazarlamaya geçişler artacak. Pazarlamayı pazarlamacı olmayanlar güçlendirecek.
G. Pazarlama Teknolojisi sık sık dillerde dolaşan, dillerde ve gönüllerde serin ve hoş duygular uyandıran, popülerliği artan bir konu haline gelecek.
I. “ Pazarlama Analisti”, “Pazarlama Teknolojisti”, “Pazarlama Mühendisi”, “Veri Analisti”, “Veri Bilimcisi” ve benzeri bir dizi unvan sahibi gençlerle daha da sık karşılaşacağız. Umarız…
Tabiatiyle, bu gelişmeler, dünyayı ve pazarlamada ortaya çıkan çarpıcı, devrimci değişmeleri takip edemeyin, ön göremeyen, belki de görmek istemeyen bazılarını da tedirgin edecek. Pazarlamayı hâlâ dünün ders kitaplarından öğrenip, bir şeyler yapmaya, satmaya çalışanların uyanmaları için birkaç on yıl daha geçmesi gerekecek, elbette. Ne yapalım. Zaman, derin dertlerin de ilacı olabiliyor, bazen…
———————–
Prof. Dr. İsmail Kaya, İ.Ü. İşletme Fakültesi, Pazarlama Ana Bilim Dalı, Emekli Öğretim üyesidir. Kendisine [email protected], [email protected] üzerinden ulaşılabilir. (Başka yazıları için, http://pazarola.blogspot.com ve http:// pazarlamabitanedir.blogspot.com)
Son Yorumlar