HPE uzun yıllardır Türkiye’de Bulut Bilişim alanında çözümleri ile ön plana çıkıyor ve sunduğu farklılıkları ile rakiplerine oranla artılarını müşterilerine yansıtıyor. HPE’nin bulut tarafındaki yeniden yapılanmasını, stratejilerini ve Hewlett Packard Enterprise yaklaşımı ile Helion Bulut teknolojilerini konuşmak ve geleceğe yönelik sektör yaklaşımlarını dinlemek üzere Hewlett Packard Enterprise Türkiye ve Yunanistan Bulut Çözümleri Satış Müdürü Mehmet Çatalgöl, CEEI-MEMA Bulut Çözümleri Satış Direktörü Alper Yıldız ve Orta ve Doğu Avrupa Kamu Sektörü Bulut Çözümleri Satış Müdürü Burak Ünüvar ile bir araya geldik. Bulut teknolojisinin Türkiye’de hakkettiği noktaya gelmesi ve devlet sektöründe bu alandaki yapılacak yatırımlarda gerekli görüldüğünde tüm kaynak ve danışman desteği ile çözüm sunmaya hazır olduklarını belirten Yıldız, HPE olarak yeni yapılanmalarını bu işin geleceğine atılan ilk adım olarak gördüklerini söyledi…
Öncelikle Hewlett Packard Enterprise’in bulut teknolojilerine yaklaşımını ve bu kapsamdaki ürün ve çözümlerini anlatır mısınız?
HPE’nin Türkiye’deki Private cloud çözümlerinin tüm sektörlerde kullanılmaya başlanması 2009 yılında, public cloud deneyimi ise 2011 yılında bir Telekom operatörünün “public cloud service provider” olma kararı ile başlamıştır. Bulut teknolojileri alanında geçtiğimiz sene Mayıs ayında yaptığımız yeni yapılanma ile tüm bulut portföyünü Helion markası adı altında birleştirerek bulutun kurulması (build), müşteri adına yönetilmesi (managed) ve son kullanıcılara mevcut veri merkezlerinden kullandırılması (consume) konularına yoğunlaşacağının altını çizmiştir.
HPE bulut çözümlerinin bir teknolojiden çok iş ihtiyaçlarının belirleyici olduğu servis temelli bir yaklaşımla kurgulanabileceğini düşünmektedir. Bu sebeple yüzde 90 civarında iş beklentilerinin tartışıldığı, yüzde 10 civarında teknolojinin ağırlıklı konuşulduğu müşteriyle ortaklaşa yapılan bir iş modeli ile değer sunmaktayız. Bu yaklaşımın doğal sonucu olarak müşterilerimizin memnuniyetini garanti altına alıyor ve onların ihtiyaçlarını en doğru şekilde adresleyebiliyoruz.
Hibrit yapıya dönüşen bulut dünyasında kullanıcılar Hibrit Bulut Çözümlerinde neden HPE’yi tercih etmeliler?
Kurumların buluta giden yolculuklarında olgunluk seviyelerinin farklılık arz etmesi sebebiyle başlangıç noktaları ve buluttan beklentileri birbirlerinden farklı olabilmektedir. Dolayısıyla tüm bu senaryoların “one- size-fits-all” çözümlerle adreslenmesi mümkün değildir. Üreticilerin gözünden bakıldığında ise, portföylerinin imkân verdiği çözümleri müşterilere yönlendirmek doğru bir yaklaşım olarak durmamaktadır. HPE, her müşterinin iş ihtiyaçlarının kendine özel olduğundan yola çıkarak, her birinin olgunluk seviyelerine göre başlangıçlar belirleyerek çözümlerini hazırlamaktadır. Farklı noktalardan bulut yolculuklarına başlayan müşteriler yeni iş ihtiyaçlarının zamanla ortaya çıkmasıyla bu yolculukta ilerleyecek ve hybrid cloud’un temelini oluşturan farklı modelleri aynı anda her hangi bir kısıtlama ile karşılaşmadan kullanabileceklerdir.
HPE’nin hybrid cloud’daki müşteri yaklaşımı kullanılan teknoloji (donanım ve yazılım) ve lokasyon (on/off premise) açılarından her hangi bir kısıtlama ile karşılaşmadan hizmetlerden faydalanabileceği çözümlerin oluşturulması biçimindedir. Bunu gerçekleştirirken pazarda bulunan konularda en iyi çözümleri HPE şemsiyesi altında müşterilerimize kullandırmaya devam etmek yine bu stratejinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu stratejinin ana parçası olarak Openstack ve Hybrid Bulut çözümleri HPE’nin ağırlıklı yatırım yapmış olduğu alanlardır.
Özetlemek gerekirse HPE ile oluşturulan çözümlerde rekabetten bağımsız olarak pazarda alanlarındaki en iyi teknolojileri birbiriyle uyum içinde kullanmanız, fayda sağlamanız mümkün olabilmektedir. Burada anlatılan senaryoları yapmış/yapabilen tek üretici olarak sanırım sorunuzun cevabını vermiş oluyoruz.
Hibrit bulut çözümleriniz ile dikeyde ve yatayda hedefinize giren sektörler nelerdir? Sektörel bazlı yaklaşımınız hakkında bilgi verir misiniz?
Bu sorunuza stratejik olması sebebiyle çok detaylı bir cevap vermek istemiyoruz. Ancak şöyle bir mesaj paylaşabiliriz: Tüm sektörlerde bulunan iş birimlerinin “growth/risk mitigation/efficiency” konularında KPI’ları olduğunu ve her bir KPI’a pozitif etkisi olacak kullanım senaryolarımızın bulunduğunu, hali hazırda bu ihtiyaçları adresleyen referans projelerimizin olduğunu belirtmek isteriz. Bunlara ek olarak Public sektördeki kurumlar gerçekleştirilen projelerde ki HPE’nin üstünlüğünü ilave etmek istiyoruz.
HPE’nin açık kaynak platformu HPE Helion’u anlatır mısınız? HPE Helion’un ana stratejileri hakkında neler söylemek istersiniz? Ürünün portföylesi hakkında neler söylemek istersiniz?
Teknoloji hayatımızı önemli ölçüde değiştirmekte ve hayatımızı bütün yönleri ile etkilemekte. Her geçen gün bulut temelli yeni işler ortaya çıkıyor, mobil cihazların yaygınlaşması ile yeni iş alanları oluşuyor ve kullanıcılar daha çok bilgiye çok daha hızlı bir şekilde erişmek istiyorlar. Giderek dijitalleşen bir dünyada (digitalization) kurumların IT yapıları mevcut iş yapış şekillerini ve organizasyonlarını buna göre güncellemek yoluna gidiyorlar (New Style of IT). HPE Helion bu gerçekten yola çıkan bir bulut ürünleri ve servisleri portföyü. Helion hibrit bir IT ortamında kullanıcıların çok daha kolay bir şekilde iş yükleri inşa etmesini, yönetebilmesini ve tüketebilmesini sağlayan bir şemsiye marka konumundadır.
Temel olarak 3 ana stratejiden bahsedilebilir:
1. Üretici bağımsız (No vendor lock-in) Hibrit IT çözümleri oluşturmak
2. Açık standart (Openstack) temelli çözümler oluşturmak
3. Cloud-enabled yazılımların (developer-led communities) desteklenerek son kullanıcılara broker edilmesi (Helion Network ve Cloud 28+)
HPE kurumların ve servis sağlayıcıların açık teknolojili ve hibrit bir bulut altyapısına kavuşması için geniş bir yelpazede ürün ve servisleri içermektedir.
Bu bağlamda:
• HPE bir bulut altyapısı konumlandırmak için gerekli mimariyi HPE’nin endüstrinin lideri sunucu, storage, ağ ekipmanları ve bulut yönetim yazılımı temelli entegre bir çözüm ile sunmaktadır.
• Hibrit bulut ortamlarını yönetebilmek, “cloud-native” uygulama geliştirmek ve konumlandırmak ve AWS uyumlu private cloud ortamları desteklemek için bulut yazılım çözümleri sunmaktadır.
• CAPEX modelinden OPEX modeline geçiş yapmak isteyen ve altyapılarını yönetmek istemeyen müşterilerimiz için yönetilebilir servisler sağlamaktadır. Hewlett Packard Enterprise’nin yönetilebilir servisleri, private cloud, sanal private cloud ve bu platformda koşan uygulamaları yönetmeyi de içermektedir.
• HPE’nin profesyonel hizmetleri müşterilerimizin bulut projeleri planlamaları ve konumlandırabilmeleri için Bulut Bilişim uzmanlığı sağlayabilmektedir.
HPE Helion ile kullanıcılar hem maliyet hem de güvenlik açısından ne gibi faydalar bulacaklardır?
HPE Helion, müşterilerimize bulut teknolojisinin tüm fayda ve çevikliği ile birlikte açık kaynak teknolojileri ile çalışabilme yeteneğini ve ileriye sağlam adımlar atabilmek için gerekli güvenlik ve güvenilirliği sağlamaktadır.
Helion’ın faydalarını sıralayacak olursak:
¬ Açık kaynak odağı sayesinde müşterilerimiz uygulamalarını ister public ister private IT ortamlarında taşıyıp birbirleriyle entegre edebilirler.
¬ HPE Openstack teknolojisini pekiştirmek için işletim sistemlerinde ve kriptografideki yıllara dayanan tecrübesini müşterileri için kullanmaktadır.
¬ Sağladığı yönetim ve güvenlik araçları ile güvenle hibrit IT ortamı ile tanışabilir ve HPE’nin bu alanlardaki deneyimini kendi IT organizasyonlarına uygulayabilirler.
¬ Helion iş yükleri ve IT ortamları boyunca uygun ve güvenli servis seviyeleri sağlayarak uygulamaların ve bilgilerin ihtiyaç duyulduğu anda ulaşılabilmesini sağlar.
¬ İstedikleri anda sistemlerini upgrade/ downgrade edebilecek ortamlara kavuşabildiklerinden, kendileri için en uygun maliyetli ortamı yaratabilirler.
¬ Saatlerce hatta günlerce uğraşarak servis konumlandırmak yerine artık bunu dakikalar içerisinde yapabilecekleri için zamandan ve maliyetten tasarruf edebilirler. Hewlett Packard Enterprise olarak maliyet avantajı yaratacak güvenli bir hibrit bulut ortamına dönüşmüş IT ortamları sunuyoruz. Böylelikle müşterilerimiz giderek karmaşıklaşan IT dünyasında ortak bir yönetim platformu ve basit kullanışlı bir arayüz ile kendi kullanıcılarına uygun ürün ve servisler hizmet olarak sunabiliyorlar.
HPE Helion’ın Bulut teknolojileri projelerinde müşteriye yaklaşımı nasıldır?
HPE’nın yaklaşımında daha önce de bahsettiğimiz gibi teknoloji toplam eforun yüzde 10’unu içeriyor. Neredeyse hiç teknoloji, ürün veya fonksiyonalite konuşmuyoruz. İşe önce stratejileri set ederek, bu işin sonunda olması gerektiğini düşündüğümüz kazanımları doğru olarak belirleyerek başlıyoruz. Tüm bu çalışmaları müşterilerimiz ile yapıyoruz ve bunun bir ortak çalışma olduğunu asla göz ardı etmiyoruz. Devlet kurumları nasıl bütçe konsolidasyonu yaparım veya IT stratejilerimi nasıl standartlaştırırım diye planlar yaparken, HP gerçekleştirmiş olduğu projeler ve kendi içerisinde geliştirdiği deneyim ile tüm devlet organizasyonlarına (eğitim, sağlık, belediyeler, güvenlik vb.) uygun, birbiri ile bütünleşik bulut çözümlerini hayata geçiriyor. Aynı şekilde enterprise’larla onların iş hedefleri doğrultusunda ortak çalışma grupları oluşturarak Business case’ler geliştiriyor ve burada el sıkışılmış ortak hedefleri gerçekleştirecek uygulamaları, aksiyon planları hayata geçiriyor, bir business planın tüm parçaları ortaya çıktığında, danışmanlarımız ve endüstri uzmanlarımız yine müşterilerimizin teknoloji uzmanları ile bir araya gelerek olması gereken çözümleri tasarlıyorlar.
HPE Helion’un akademik kurumlar için mesajı nedir?
İş yazılım çözümleri ve onların geliştiricileri IT trendlerinde en belirleyici rolün sahipleri. Geliştirilen yazılımların bulut ortamında kullanılabilir olması, yazılım geliştiricilerin ve akademik eğitimlerini almakta olan yazılım geliştirici adaylarının bulut teknolojisi üzerinde bu geliştirmelerini yapmaları ülkelerin stratejik gelişim planları içerisinde bulunmaktadır. Dünya üzerindeki pek çok akademik kurumda öğrencilerin ilk günden itibaren bulut servislerini kullanmaları, yazılımlarını bulut ortamında geliştirmeleri HPE ve üniversitelerin sürdürdükleri ortak bir inisiyatiftir. Türkiye’nin yazılım geliştirme konusunda önem veren akademik kurumları ile benzer ortak çalışmaları gerçekleştirmesi ve HPE Helion Development Platform’un öğrencilere kullandırılması, diğer üniversitelerle bilgi alışverişi sağlanması için Türk üniversitelerinin de ortak ekosisteme dâhil edilmesi stratejilerimiz içerisinde bulunmaktadır.
HPE Helion ile bulut bilişimin geleceğini yönlendirdiğinizi ve IT dünyasındaki veri büyüklüğü ve IT karmaşıklığına önemli ölçüde çözüm ürettiğinizi düşünüyor musunuz?
Buluttan tek başına IT dünyasındaki veri büyüklüğünü ve karmaşıklığını çözmesini beklemek haksızlık olacaktır. Günümüz
IT’sinin başarılı olabilmesi için mobilite, güvenlik, bulut ve big data alanlarında doğru bir stratejinin Business ve IT ekipleri ortaklığıyla oluşturulması gerekmektedir. Bu dört konuda belirlenmiş olan doğru strateji ile IT dünyasındaki veri büyüklüğü, verinin yönetimi, IT’nin karmaşası kontrol altına alınarak yapılmış olan IT yatırımlarının iş birimlerine direk fayda sağlaması kolaylıkla mümkün olabilecektir. HPE bu dört ana başlık konusundaki stratejilerin belirlenmesinde güvenli bir danışmanlık hizmetini sağlamaktadır.
Bulut bilişimin enterprise, kamu ve KOBİ bazlı sektörlere neler vadettiğini ve HPE Helion ile siz bu kapsamda neleri farklı kıldığınızı anlatır mısınız?
HPE olarak KOBİ bazlı sektörlere ulaşmak için HPE’nin Helion Network/Cloud 28+’ın bir parçası olarak 2 ya da 3 servis sağlayıcı ile ortaklık oluşturmayı hedefliyoruz. Bu iş ortaklarımız ile tüm HPE Helion portföyünü, deneyimini kullanarak KOBİ sektörüne hizmetler tasarlayıp sunacağız. Enterprise sektördeki verimlilik ve büyüme, Kamu sektöründeki dijitalleşmeye paralel olarak mevcut kullanım senaryolarını, referans projeleri ve deneyimi Türkiye’de kullanmayı vadediyoruz.
HPE Helion ile OpenStack projesine vermiş olduğunuz destek ve katkıları nasıl açıklarsınız?
Openstack ile kazanılan esnekliğin ve küreselleşmenin, New Style of Business konusunda çığır açtığını görüyoruz. Dolayısı ile HPE enerjisinin büyük bir kısmını OpenStack projesinin daha da yaygınlaşması için harcamaktadır. Kurulumunu gerçekleştirdiği, içerisine devlet kurumlarını, enterprise’ları, sistem entegratörlerini, eğitim kurumlarını, yazılım geliştiricileri dâhil ettiği ve Avrupa’nın bulut ortamı olacağı Cloud28+ inisiyatifini de bu sebeple desteklemektedir. Özetle, OpenStack projesinin platin kurucu ve bu inisiyatife en yüksek katkıyı sağlayan şirket olarak, 2 yönetim kurulu üyesi, stratejik projelerde görevli 9 Program takım lideri ve 5 teknik jüri üyesiyle Openstack’in uzun dönemli stratejilerini yönlendirmektedir.
Son Yorumlar