KOBİ’lerin sürdürülebilirlik konusunda teşvik edilmeye ihtiyaçları var
Dünya’da işletmelerin yüzde 90’ını KOBİ’lerin oluşturduğunu belirten DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, sürdürülebilirlik konusunda geride kalan KOBİ’lerin, büyük şirketlerle yapacakları iş anlaşmalarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağını açıkladı…
KOBİ’lerin, hızlı karar alma kabiliyetleri ve yenilikçi yapılarıyla bilindiklerini belirten DİA Yazılım Genel Müdürü Suha Onay, “Ancak konu sürdürülebilirliğe geldiğinde, bu uygulamaları benimsemekte genellikle yavaş kalıyorlar. Bu yüzden KOBİ’lerin sürdürülebilirlik konusunda teşvik edilmeye ihtiyaçları var. Çünkü sürdürülebilirlik konusunda geride kalan KOBİ’ler, müşterilerinin sürdürülebilirlik standartlarını karşılayamadıkları sürece, büyük şirketlerle yapacakları değerli iş anlaşmalarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacaklar.” dedi.
Milyarlarca insan geçimini KOBİ’lerden sağlıyor
KOBİ’lerin ciddiye alınması gereken bir güç olduğunun altını çizen Onay, “Dünya’da işletmelerin yüzde 90’ını KOBİ’ler oluşturuyor. Aynı zamanda dünya çapındaki her üç işten ikisini de KOBİ’ler yapıyor. Milyarlarca insan geçimini KOBİ’lerden sağlıyor ve küresel tedarik zincirlerinin düzgün işleyişi için vazgeçilmezler. Böylesine muazzam etkilere rağmen KOBİ’ler henüz sürdürülebilirlikle ilgilenmiyorlar. Bunun nedeni çok basit. KOBİ’lerin sürdürülebilirlikle ilgili adım atmaya nereden başlayacaklarını bilmedikleri aşikar. Ancak KOBİ’lerin hem kendileri hem de herkes için daha iyi bir dünya yaratma çalışmalarına katılmalarına ihtiyacımız var.
Sürdürülebilirlik aynı zamanda şirketlerin maliyetlerini de azaltıyor
Sürdürülebilirlik, işletmelerin çevre üzerindeki zararları etkilerini durdurmak veya en aza indirmek için elimizden gelen her şeyi yapmakla ilgili. Sürdürülebilirlik aynı zamanda şirketlerin maliyetlerini de azaltır. Bu da işlerin ters gidebileceği günler için kaynak avantajı oluşturur. KOBİ’ler sürdürülebilirlik yolculuğu için ilk adımı atmak isteseler de istemeseler de değişmeyen tek şey değişimdir. Sürdürülebilirlik regülasyonları giderek gelişiyor ve genişliyor. Regülasyonlar zamanla işletmelerin, çevreye karşı oluşturdukları potansiyel riskleri tespit ettiklerini ve önlemlerini aldıklarını ispat etmelerini isteyebilir.
KOBİ’ler, doğa dostu işletmelere dönüşmekten rahatsız değiller
Sürdürülebilirlik ve çevre için atılması gereken adımların KOBİ’lere zorunluluklar olarak getirilmemesi gerekiyor. Sürdürülebilirliği, büyümenin itici gücü olarak sunmak çok daha faydalı olacaktır. Şimdilik bütün dünyada KOBİ’ler, doğayı ve çevreyi korumaya yönelik adımları gereksiz masraflar olarak görüyor. Birçoğu da zorunluluklar kapsamında uygulamak zorunda kaldıkları bazı regülasyonları, bilerek ve isteyerek yapıyormuşçasına pazarlıyor. Aslında KOBİ’ler, doğa dostu işletmelere dönüşmekten rahatsız değiller. Sadece bu konuda teşvik edilmeleri gerekiyor. KOBİ’leri sürdürülebilirlik için teşvik etmeye yönelik atılabilecek adımlardan en önemlisi hiç kuşkusuz büyümenin hızlanacağını anlatabilmek.” şeklinde konuştu.
Günümüzde yeşile dönme ihtiyacının hiç olmadığı kadar güçlü hale geldiğini de ifade eden Onay, “Bulut tabanlı teknolojiler, karbon emisyonunun önüne geçme konusunda büyük katkı sağlıyor. Bulut teknolojisi bilgi teknolojileri endüstrisinde birçok yönden devrim yaratmasının yanında, çevreyi de koruyor. Bulut tabanlı hizmet sağlayıcılarının çok büyük bir bölümü yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanıyor. Şirketler bulut tabanlı teknolojilere geçiş yaparak, esneklik, ölçeklenebilirlik ve tasarruf elde edebileceklerini öğrendiler. Fakat bulut bilişim sadece şirketlere değil, çevreye de büyük fayda sağlıyor. Veri yönetimini kendi bünyesindeki sunucularda yapan şirketler ise, ne yazık ki karbon emisyonunu büyük ölçüde artırıyorlar” diyerek sözlerini tamamladı.
Son Yorumlar