Uyuz (skabiyez) sarcoptes scabiei hominis’in etken olduğu, tüm vücutta yaygın kaşıntıya sebep olan bir parazit enfestasyonudur. Türkiye’de sık karşılaşılır ancak son yıllarda sıklığı belirgin oranda artmış bulunmaktadır.
Uyuz enfestasyonu sadece fakir, kötü hijyenik koşullara sahip yerlerde değil tüm dünyada görülür. İnsandan insana yakın temas ile geçer. Ayrıca aşırı kalabalık, göçler, kötü beslenme, kötü hijyen, evsizlik ve bunama yatkınlık yaratan durumlardır.
Sarkoptların (uyuzun) soğuk ortamda daha uzun süre hayatta kalması, kış aylarında daha kalabalık ortamda yaşamak zorunluluğu gibi sebeplerle sonbahar ve kış aylarında sıklığı artar. Huzurevi, hastane, okul gibi toplu yaşam alanlarında epidemiler (salgın) görülebilir. Hayvanlarda görülen uyuz insana bulaşsa da insan derisinde üreyemez, dolayısıyla hayvandan insana değil; insandan insana geçmektedir.
Tüm bunları göz önüne aldığımızda Türkiye’de son yıllarda artan göçler; büyük şehirlerde nüfusun artması; covid salgını dönemi birlikte kalabalık ve kapalı yaşamın, bu salgını tetiklediği düşündürmektedir.
En az 10-15 dk süren yakın fiziksel temas bulaşta en önemli faktördür. El sıkışma gibi kısa süreli temaslarda kola kolay bulaşmaz. Sarkoptlar en az 36 saat oda koşullarında canlı kalabilirler. Bu yüzden cansız objelerden de bulaş olduğu kabul edilir. Bu sebeple yeni alınan kıyafetlerin yıkanmadan giyilmemesine; kafe ve dış mekanlarda ortak kullanılan şalların giyilmemesine dikkat edilmelidir.
Sarkoptlar çıplak gözle zor fark edilirler. Olgun sarkoptlar deri yüzeyinde çiftleşir; hamile dişi sarkopt stratum korneum denilen derinin en dış tabakasında tünel kazar. Bu tünel (sillon) muayene sırasında özellikle el parmak kenarı, el bileği, avuç içi alanlarında 2-5mm uzunluğunda düz veya büklümlü çizgi şeklinde dışardan seçilir. Hamile dişi tünele 30 gün boyunca günlük 2-3 yumurta ve scybala denile dışkılarını bırakır. Tünelin ucunda ve ya tünelden bağımsız dişi parazitin yaşadığı alan yine el parmakları ve avuç içi bölgesinde 1-2 mm boyutunda inci tanesine benzeyen minik su toplaması görünümünde çıplak gözle muayene esnasında seçilir. (vezikül perle) 3-4 günde yavrular yumurtadan çıkar ve 14 gün içinde olgun erişkin gelişir. Sarkoptla karşılaşmadan yaklaşık 10-30 gün sonra sarkoptun kendisi, yumurtası, dışkısı ve salgısına karşı vücutta hipersensitivite reaksiyonu gelişir ve hasta kaşınmaya başlar. Yani klinik belirtiler yavaş yavaş ilerler ve aniden başlamaz.
Ana semptom kaşıntıdır. Gece yatağa girince artan, uykudan uyandırabilen, aile ve yakın temastaki kişilerde kaşıntı olması durumlarında uyuz hastalığından şüphelenilmelidir. Kaşıntı parmak aralarından başlar; bilek, dirsek, koltukaltı, genital bölge, meme başları, kalça ve göbek etrafına yayılır. Bu bölgelerde döküntü ve kaşıma izleri gelişir.
Hastalık tedavi edilmediğinde haftalar ve aylarca kaşıntı devam eder. Hasta ile birlikte tüm ailenin ya da birlikte yaşadığı kişilerin tedaviye alınması gerekir. Kaşıntı tedavi ile birlikte yavaş yavaş azalarak geçer.
Tedavide permetrin ya da kükürt gibi etken madde içeren hazır ya da majistral (karışım ilaç) ilaçlar kullanılır. İvermektin de ağızdan alınan tedavi yöntemidir. Permetrin içeren krem ve losyonlar vücutta en az 12 saat kalmalıyken; kükürt içeren merhemler ya da majistral (yapma ilaç) ilaçlar yıkanma olmadan 3 gün üst üste uygulanmalıdır. Tedavi başarısı için tedavi 1 hafta -10 gün sonra tekrarlanmalıdır. Hastalar tedaviden 24 saat sonra işe okula gidebilir. Tedavi tamamlandıktan sonra yeni yatak örtüleri ve giysiler kullanılmalı; özellikle son 3 gün içinde kullanılan kontamine yatak örtüsü ve giysiler 50 derece üstünde yıkanmalı ve ütülenmeli, yıkanamayacak ürünler en az 3 gün plastik bir torbada kapalı tutulmalıdır.
Uzm. Dr. Selma Salman – Memorial
Son Yorumlar