Güvenilirlik, ilgi, dürüstlük, amaç ve iletişim. Bunlar, gelecekteki çalışanlarınızın sizden bekleyeceği şeyler. Yeni jenerasyon, altı sene içerisinde kendisini nerede gördüğü gibi soruları yanıtlamak istemiyor. Şirketinizin onlarla nasıl bağ kuracağını ve herkese faydası olan bir ilişkiyi nasıl tesis edeceğini bilmek istiyor.
Dinamik ve işine bağlı kişilerle mi çalışmak istiyorsunuz? Altı aydan daha uzun bir süre sizinle kalmalarını mı istiyorsunuz? Bağ kuran ve iş birliği yapan bir topluluk mu istiyorsunuz?
İşte başlangıç noktanız…
1. Adım: Bir amacınız olsun.
Bundan yirmi yıl önce insanlar faturalarını ödeyebilmek için işe gidiyordu. Çalışmalarının yegane amacı buydu. Çalıştıkları işten daha çok şey bekleyen Z ve Y Kuşağı mensuplarının tavır ve davranışlarıyla birlikte, günümüzde bu durum değişiyor. Onlar daha çok kariyer, gelecek ve belki de en önemlisi, işlerinin bir amacının olmasını istiyorlar.
Artık şirketler, iş görüşmesine gelenlerin “10 yıl içinde kendilerini nerede gördükleri” ya da şirket için kendilerini nasıl iki büklüm edecekleri ile ilgili konuşmalarını beklemekten vazgeçmelidir. Bunun yerine, çalışan adaylarından kendilerine sorular sormasını istemeliler ve bu fırsattan yararlanarak şirketin misyonunu ve çalışanlarına kendilerini geliştirmeleri için nasıl alan yarattıklarını açıklamalılar. Deloitte Global 2022 Z ve Y Kuşakları Anketi’nin de ortaya
koyduğu üzere yeni jenerasyon işletmelerden daha çok şey bekliyor. Bir misyon oluşturun. Bir amacınız olsun. Bu amaç ile bağ kuran kişileri işe alın ve önceliği
insanlar olan, ahenkli bir şirket yaratın.
2. Adım: Dürüst olun ve iletişim kurun.
İnsanlar bir kişinin tamamen dürüst davranmadığını anlayabilirler ve dürüst olmak gerekirse değerler sistemini sürdürmeyen bir iş kültürü toksik olmaya mahkumdur. Toksik bir çalışma yeri ise insanlara sahip çıkmaz, insanların ilgisini çekmez ve asla başarılı olamaz.
MIT Sloan, kısa süre önce çalışanların toksik olarak nitelendirdiği şeyleri öğrenmek için 1,3 milyon Glassdoor değerlendirmesini analiz etti ve Beş Toksik özelliği ortaya koydu: saygısız, kucaklayıcı olmayan, etik dışı, acımasız ve istismarcı. Dürüstlük, saygılı davranışın ve doğruluğun temelidir. Aldatıcı ya da yanıltıcı davranışlara izin veren şirketler ise toksik ve zarar verici bir atmosfer oluşturur. Daima iletişim kurun. İnsanları dinleyin, onlarla konuşun ve dürüstlük ile güven inşası üzerine odaklanın. Bu, herkesin ortak paydada buluştuğu, şeffaf bir kültür oluşturulmasına yardımcı olur ve insanların sorunlarla ilgili dürüst geri bildirimlerde bulunmasını sağlar. Yeni jenerasyon mensupları görüşlerinin geçerli olduğunu ve saygı gördüğünü bilmek istiyor. İletişimin olmadığı
bir yerde liderlik mümkün değildir.
Ayrıca gülümsemeyi de unutmayın…
3. Adım: Dinleyin.
Bu aslında dürüstlük ve iletişime yakın bir konu ama olayı bir adım daha ileri götürerek insanların söylediklerini dinlemeyi ve alınan bilgileri kullanarak gerçek değişiklikler yapmayı içeriyor. Liderler çalışanlardan aldıkları geri bildirimlere ve onların sunduğu önerilere açık olmalıdır. Ardından bunları (mümkün olan durumlarda) çalışma koşullarına yansıtmalıdır.
Şirketinize katılmak isteyen birisi liderliğe uzanan net bir çizginin olduğunu ve söylenenlerin dinlendiğini bilmek ister. Çalışanların nadiren gördüğü ama ekseriyetle kendini dinleten yöneticilerin vereceği vaatlerle ilgilenmez.
Bir geri bildirim döngüsü oluşturun ve bunu “çalışan değer önermenizin” bir parçası hâline getirin. Bir karşılık görmekten korkmaması için insanların fikirlerini isimsiz olarak paylaşabilmesini sağlayın. Bu, dürüst ve açık geri bildirimler almanıza olanak tanır. Geri bildirimlerde ya da şirket anketlerinde isim vermek cesaret ister ve bu da takdir edilmelidir, çünkü çalışanlar bir işletme olarak verdiğiniz söze inanırlar.
4. Adım: İnsanlara ne gibi etkiler sağladıklarını gösterin.
Uzaktan çalışma, bir kişinin rolü ve sunduğu değer ile ilgili kendini nasıl hissettiğini derinden etkileyebilir. Çalışanlar işi gönderir, toplantılara katılır ve evlerinde ya da uzaktaki ofislerinde yalnız başına otururlar. Bu, dünyadan kopuk izole olmuş bir şekilde çalışmak gibidir. Bunu değiştirin. İnsanlara nereye uygun olduklarını, rollerinin ne tür bir farklılık sağladığını ve sundukları değeri gösterin.
Şeffaflık, iletişim ve dinleme bir ekosistemdir. Yeni nesil çalışanlar bu üç noktaya bağlanmak ister. Ayrıca şirkette bir amaçlarının olduğunu ve sıkı çalışmalarının bir anlam ifade ettiğini bilmek isterler. İnsanların şirketteki sorunların yanı sıra kendilerinin (ya da iş arkadaşlarının) başarılarını da bildirebildiği bir sistem oluşturun.
İnsanlara başarılarını sergileyebilecekleri bir alan ve bunları kutlayabilecekleri bir yapı sunun.
5. Adım: İş/özel hayat dengesi x 10.000 Bunu sadece bir nasihat olarak düşünmeyin. İş/özel hayat dengesinin önemini ve şirketlerin bu konuda ne kadar kötü olduğunu sürekli olarak vurgulayan bir sürü makale, podcast, televizyon programı, analiz ve anket bulunuyor.
Bir şirket olarak şu iki önemli şeyi unutmayın: Maaş (daima ödenmesi gereken faturalar vardır) ve esneklik. İnsanlar esneklik, bağımsızlık ve kendi kendine idare edebilme özgürlüğü ister. Hayatın tadını çıkarmak ve bunu yapabilmelerini sağlayacak bir iş yeri isterler. Sorun şu ki, birçok şirket bunu çalışmama, sürekli aylaklık etme ve sıfır özveri olarak değerlendiriyor ve bu da iş yeri kültürlerine yansıyor. Bu daha çok çocukları almak zorunda olduğunuz ya da öğle yemeği molası vermek istediğiniz için kendinizi takımın bir parçası olarak görmemekle alakalı. Şirketinize en yetenekli kişileri çekmek istiyorsanız bu durumu değiştirmek zorundasınız. İş/özel hayat dengesini kesinlikle sağlamanız gerekiyor. İş hayatını idare etmekte zorlanan kişilere yardım edin. İnsanların gerçekten başarılı olmak için ihtiyaç duyduğu alanı onlara sağlayın.
Denemeler yapın.
Sonuç olarak, herkes toksik olmayan ya da insanı hayattan soğutmayan bir ortam sağlamak için yeni yollar keşfediyor, dolayısıyla fark yaratan bir şirket oluşturmak için insanlarla iş birliği yapmak son derece önemli.
Yazan: Novakid İnsan Kaynakları Şefi Lorena Perez
Son Yorumlar